113 FELÂK SÛRESİ

Medine döneminde inmiştir. 5 âyettir. Felâk, sabah aydınlığı demektir.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1, 2, 3, 4, 5. De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”

112 İHLÂS SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 4 âyettir. İhlâs, samimi olmak, dine içtenlikle bağlanmak demektir. Allah’a bu sûrede anlatıldığı şekilde inanan, tevhit inancını tam anlamıyla benimsemiş ihlâslı bir mü’min olacağı için sûre bu adla anılmaktadır.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         De ki: “O, Allah’tır, bir tektir.”

2.         “Allah Samed’dir. (Her şey O’na muhtaçtır; O, hiçbir şeye muhtaç değildir.)”

3.         O’ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir).”

4.         “Hiçbir şey O’na denk ve benzer değildir.”

111 TEBBET SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 5 âyettir. “Tebbet”, kurusun, kahrolsun demektir.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         Ebû Leheb’in elleri kurusun. Zaten kurudu.

2.         Ona ne malı fayda verdi, ne de kazandığı.

3.         O, bir alevli ateşe girecektir.

4, 5.     Boynunda bükülmüş hurma liflerinden bir ip olduğu hâlde sırtında odun taşıyarak karısı da (o ateşe girecektir).[1]


[1] Ebu Leheb, Hz. Peygamberin amcası olmasına rağmen ona düşmanlık edenlerin en başında geliyordu. Karısı Ümmü Cemil de bu düşmanlığında kocasına katılır, hatta zaman zaman dikenli çalılar taşıyıp Hz. Peygamberin geleceği yollara dökerdi. Sûrede, bunların hem bu düşmanlıkları, hem de bu yüzden uğrayacakları azap dile getirilmektedir.

109 KÂFİRÛN SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 6 âyettir. “Kâfirûn”, inkârcılar demektir.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         De ki: “Ey Kâfirler!”

2.         “Ben sizin kulluk ettiklerinize kulluk etmem.”

3.         “Siz de benim kulluk ettiğime kulluk edecek değilsiniz.”

4.         “Ben sizin kulluk ettiklerinize kulluk edecek değilim.”

5.         “Siz de benim kulluk ettiğime kulluk edecek değilsiniz.”

6.         “Sizin dininiz size, benim dinim de banadır.”

108 KEVSER SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 3 âyettir. Kevser, çok hayır, bereket demektir. Cennette Hz. Peygambere mahsus bir havuzun da adıdır.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         Şüphesiz biz sana Kevser’i verdik.

2.         O hâlde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes.

3.         Doğrusu sana buğzeden, soyu kesik olanın ta kendisidir.[1]


[1] Hz. Peygamberin oğlu Kâsım vefat edince, müşriklerden Âs b. Vâil Hz. Peygamber hakkında, “Bırakın şu soyu kesik adamı. Ölünce unutulup gidecek” demişti. Bunun üzerine bu sûre inmiştir.

107 MÂ’ÛN SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 7 âyettir. Mâ’ûn, yardım ve zekât demektir.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı!

2, 3.     İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir.

4.         Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki,

5.         Onlar namazlarını ciddiye almazlar.

6.         Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar.

7.         Ufacık bir şeyi bile ödünç vermezler.

106 KUREYŞ SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 4 âyettir. Kureyş, Hz. Peygamberin mensup olduğu kabilenin adıdır.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1, 2, 3, 4. Kureyş’i ısındırıp alıştırdığı; onları kışın (Yemen’e) ve yazın (Şam’a) yaptıkları yolculuğa ısındırıp alıştırdığı için, Kureyş de, kendilerini besleyip açlıklarını gideren ve onları korkudan emin kılan bu evin (Kâbe’nin) Rabbine kulluk etsin.

105 FİL SÛRESİ

Mekke döneminde inmiştir. 5 âyettir. Sûre, fillerle donanmış ordusuyla Kâ’be’yi yıkmaya gelen Ebrehe’nin helâk edilişinden bahsettiği için bu adı almıştır

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1.         Rabbinin, fil sahiplerine (bir fille desteklenmiş orduya) ne yaptığını görmedin mi?

2.         Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?

3, 4, 5. Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları hâline getirdi.

>